Ve her şey hızla ‘merkez’e kayıyordu
Bugün yaşadığımız yeni reorganizasyon sürecinin ise, bu yeni cumhuriyetin “daha fazlasına” doğru attığı adımlar ve üslup/yönelimler açısından artık beraber yürünemeyecek raddeye gelmesiyle ilişkili olduğu açık. Burada AKP yerine “daha fazla sağa kaydırılacak” bir CHP’nin ikame edilmek istendiği söyleniyor fakat biz stratejist yahut “burjuva politika” uzmanı filan değiliz, öyle mi, bilemiyoruz.
“İstediğini yap bana, sessizlik sonsuzda nasıl olsa.” (Bülent Ortaçgil / İntegral) Türkiye’de siyaset etme alanlarının ve siyasal aktörlerin “merkez”e doğru kayması hikâyesini 12 Eylül’ün yukardan aşağıya indirdiği yumruğun sesinin geldiği güne dek vardırabiliriz. Bu merkezileşme olgusunun ’80 sonu, ’90 başında hızlandığı, 2000′lere doğru ve bu yılların birbirini izlemeye başladığı ilk dönemde ise şiddetlendiği söylenebilir. Bu
Devamını Oku